Dataset Preview
The full dataset viewer is not available (click to read why). Only showing a preview of the rows.
The dataset generation failed because of a cast error
Error code: DatasetGenerationCastError Exception: DatasetGenerationCastError Message: An error occurred while generating the dataset All the data files must have the same columns, but at some point there are 12 new columns ({'id', 'surahName', 'ayetNo', 'ayetAhmedSamira', 'ayetLatin', 'kuranAyetNo', 'dateCeviri', 'not2', 'ayetNot', 'sureNo', 'dateRevizyon', 'ayetIe'}) and 6 missing columns ({'kavramDetay', 'kavramNo', 'kavramId', 'kavramText', 'sifat', 'kavramAdi'}). This happened while the json dataset builder was generating data using hf://datasets/iesinler/SerefliKuranMeali/meals_export.json (at revision c08e761a32f7113c4d490cfb6036f54482ed093f) Please either edit the data files to have matching columns, or separate them into different configurations (see docs at https://hf.co/docs/hub/datasets-manual-configuration#multiple-configurations) Traceback: Traceback (most recent call last): File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/builder.py", line 1871, in _prepare_split_single writer.write_table(table) File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/arrow_writer.py", line 623, in write_table pa_table = table_cast(pa_table, self._schema) File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/table.py", line 2293, in table_cast return cast_table_to_schema(table, schema) File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/table.py", line 2241, in cast_table_to_schema raise CastError( datasets.table.CastError: Couldn't cast ayetAhmedSamira: string ayetIe: string ayetLatin: string ayetNo: string ayetNot: string id: string kuranAyetNo: string not1: string surahName: string sureNo: string dateCeviri: string not2: string dateRevizyon: string -- schema metadata -- pandas: '{"index_columns": [], "column_indexes": [], "columns": [{"name":' + 1694 to {'kavramAdi': Value(dtype='string', id=None), 'kavramDetay': Value(dtype='string', id=None), 'kavramId': Value(dtype='string', id=None), 'kavramNo': Value(dtype='string', id=None), 'kavramText': Value(dtype='string', id=None), 'not1': Value(dtype='string', id=None), 'sifat': Value(dtype='string', id=None)} because column names don't match During handling of the above exception, another exception occurred: Traceback (most recent call last): File "/src/services/worker/src/worker/job_runners/config/parquet_and_info.py", line 1438, in compute_config_parquet_and_info_response parquet_operations = convert_to_parquet(builder) File "/src/services/worker/src/worker/job_runners/config/parquet_and_info.py", line 1050, in convert_to_parquet builder.download_and_prepare( File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/builder.py", line 925, in download_and_prepare self._download_and_prepare( File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/builder.py", line 1001, in _download_and_prepare self._prepare_split(split_generator, **prepare_split_kwargs) File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/builder.py", line 1742, in _prepare_split for job_id, done, content in self._prepare_split_single( File "/src/services/worker/.venv/lib/python3.9/site-packages/datasets/builder.py", line 1873, in _prepare_split_single raise DatasetGenerationCastError.from_cast_error( datasets.exceptions.DatasetGenerationCastError: An error occurred while generating the dataset All the data files must have the same columns, but at some point there are 12 new columns ({'id', 'surahName', 'ayetNo', 'ayetAhmedSamira', 'ayetLatin', 'kuranAyetNo', 'dateCeviri', 'not2', 'ayetNot', 'sureNo', 'dateRevizyon', 'ayetIe'}) and 6 missing columns ({'kavramDetay', 'kavramNo', 'kavramId', 'kavramText', 'sifat', 'kavramAdi'}). This happened while the json dataset builder was generating data using hf://datasets/iesinler/SerefliKuranMeali/meals_export.json (at revision c08e761a32f7113c4d490cfb6036f54482ed093f) Please either edit the data files to have matching columns, or separate them into different configurations (see docs at https://hf.co/docs/hub/datasets-manual-configuration#multiple-configurations)
Need help to make the dataset viewer work? Make sure to review how to configure the dataset viewer, and open a discussion for direct support.
kavramAdi
string | kavramDetay
string | kavramId
string | kavramNo
string | kavramText
string | not1
string | sifat
string |
---|---|---|---|---|---|---|
Semî | 44 | 41 | 41İşiten. | Allah |
||
Mescit | 16 | 16 | 16Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğdiği her yer. | null |
||
Hamd | Hamd kelimesinin kökü (حمد) ‘hmd’ olup övmek, methetmek (to praise) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 238 (of 1303) En yüce övgünün/methetmenin Yüce Allah’a ait olduğunu anlarız. İnsanların ağızlarıyla neredeyse her yerde ‘Hamd olsun Allah’a’ dediklerini görmekteyiz. Ağızla bu sözü söylemenin hiçbir kıymeti yoktur. Önemli olan bu sözün gerçek anlamına tanık olmak ve tecelli edenleri kalpten hissetmektir. Bir şeyi övmek için öncelikle övülen şeyin gerçekten o övgüye veya övgülere layık olup olmadığı tam olarak anlaşılmalıdır. Bu nedenle övgüyü yapacak kimse övgüde bulunacağı konuda kendisini geliştirmelidir ki gerçek anlamda övgü yapabilsin. Örneğin okuma yazma bilmeyen bir kimse genel görelilik teorisini geliştiren Albert Einstein’ı gerçek anlamda övebilir mi? Mümkün değil. Okuma yazma bilen ancak fizikten anlamayan bir kimse Albert Einstein’ı nasıl över? Diliyle bir şeyler söyler ancak kalbinde hissettiği yavandır. Güçlü bir duygu değildir. Sadece gerçek anlamda fizikçi olan bir kimse Albert Einstein’ı tam olarak övebilir. Albert Einstein’ın yaptıklarının anlamlarını tüm kalbiyle hisseder. Albert Einstein’a olan saygısı derinleşir. Rabbimiz ki evreni/evrenleri yarattı ve muhteşem bir düzen kurdu. Onu övebilmemiz için onun eserlerini iyi anlamamız gereklidir. Evren denilen kitabı ve Kur’an’ı iyi okumak durumundayız. Evreni ve Kur’an’ı anlamaya başladığımızda Rabbimize olan saygımız, haşyetimiz kat ve kat artacaktır. En yüce övgüye sahip bir varlığı O’nun astından hiçbir şey hakkıyla, tam olarak övemez, takdir edemez. Ancak sadece kendisi hak ettiği bu övgüyü takdir edebilir, kuşatabilir. Bize düşen görev gücümüzün yettiği ölçüde evren kitabını ve Kur’an’ı anlayarak okumaktır. | 3 | 3 | 3En yüce övgü/methetme. | null |
|
Kâfir | Yüce Allah'ın mümin kimselerin bazı günahlarına kâfirlik edeceği yani örtüp gizleyeceği 5:12 ayetinde bildirilir. | 26 | 25 | 25Örten, gizleyen, kapatan. Bir çiftçi tohumu toprağa gömüp üzerini kapatırsa tohuma kafirlik etmiş olur. Ayette kullanım yerine göre anlam alır. Kur'an'da genel olarak gerçeği/hakkı örtüp gizlemek olarak kullanılır. Kur'an'ın ayetlerinin gerçek anlamını örten/kapatan/etkisizleştirenler de kâfirdirler. | null |
|
şükür/şükr | 46 | 43 | 43Teşekkür etmek. Minnettar olmak. Şükran (iyilik bilmek; gönül borcu) sahibi olmak. | null |
||
Raûf | 15 | 15 | 15Şefkatli/kibar. | Allah |
||
Alîm | 8 | 8 | 8Bilen. | Allah |
||
Yüce Allah'ın kuluna salâtı/salâtları. | 23 | 22 | 22Yüce Allah’ın kulunu gözünün önünden ayırmaması (52:48); hemen arkasından gözetlemesi/takip etmesi; koruması, kollaması, ilgisiz kalmaması. Yüce Allah’ın kuluna cevap vermesi, değer vermesi. | null |
||
insanın secdesi | 12 | 12 | 12Beynin (bedenle veya bedensiz) diz çöküp boyun eğmesi. | null |
||
Münâfık | 27 | 26 | 26İç yüzünü gizleyen. İki yüzlü. | null |
||
Takva | 22 | 21 | 21Sakınmak, çekinmek. Kur'an'da en çok Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı şeylerden, Kur'an'ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakınmayı, uzak durmayı işaret eder. | null |
||
Âdem, Adem | 53 | 50 | 50Bilge insandan (Homo Sapiens) ilk nebi/peygamber. Âdem ve eşi örneklemi üzerinden insanlığın başından geçen olaylar Kur'an'la hatırlatılmaktadır. Âdem ve eşinin başından geçen olayların tamamı tüm insanların başından geçmiş olaylardır. Yüce Allah'ın sıfatlarının nasıl tecelli ettiğini öğrenebilen, fikir yürütebilen bir varlık olan Âdem ve eşi bir cennet evreninde rahat ve kolay şekilde yaşamaktaydı. İblîs'in cennet evrenine paralel olan başka bir evrenden fısıldamasıyla Yüce Allah'ın emrine karşı geldiler. Anında tövbe ettiler. Yüce Allah onların tövbelerini kabul etti. İblîs Âdem'e meydan okumaya devam etti. Âdem de kabul etti. Yüce Allah bu karşılıklı meydan okumanın gerçekleşmesine izin verdi. Âdem'i, eşini ve tüm insanları daha alçak olan şu an içinde bulunduğumuz evrene gönderdi. Aynı şekilde İblîs'i ve onun soyundan olan cinleri de paralel bir evrene yerleştirdi. Sınavın kuralı gereği olarak cinlerin insanların kalp ve beyindeki sinir hücrelerine kuantum seviyesinde kendi paralel evrenlerinden fısıldayabilme izni verildi. Tek yapabildikleri fısıldamaktır. Ne yazık ki insanların çoğu bu sınavı kaybetti. | null |
||
Katletmek | 38 | 35 | 35Öldürmek, savaşmak, zor duruma sokmak, aşırı derecede rahatsız etmek, zarar vermek. | null |
||
Müşrik | 39 | 36 | 36Şirk koşan. Şirk; ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek. | null |
||
Haram aylar | 36 | 34 | 34Kur'an'ın indiği dönemde o bölgede yaşayan insanların belirlemiş olduğu bir kural/antlaşma. Savaşmanın haram olduğu 4 ay. | null |
||
Rahîm | Rahîm (رحيم) kelimesin anlamını iyi anlayabilmek için bu kökten türemiş olan kardeş bir kelimeyi anlamamız gereklidir. Yüce Allah’a çok şükürler olsun ki bize bu kardeş kelimenin anlamını tam olarak işaret etmiş. Bu kardeş kelime kadınlarda bulunan, bebeğin içinde büyüdüğü ‘rahim’ (رحم) organını işaret eder. Rahim kelimesi kadın rahmi/uterus (womb), ilgili/bağlantılı/akraba (relationship) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 384 (of 1303) Hemen görüleceği üzere kadınlarda bulunan rahim kelimesinde uzatma ‘ye’ (ي) harfi yoktur. Besmelede geçen formunda ise uzatma ‘ye’ (ي) harfi vardır. Türkçeye çevirdiğimizde kadınlarda bulunan üreme organı olan rahim ‘rahim’ şeklinde; besmelede bulunan ‘rahîm’ de ‘rahîm’ şeklinde yazılabilir. Tek fark besmeledeki formunda şapkalı ‘î’ olmasıdır. Kur’an’da benzer yazılışı İbrahim kelimesi için de görürüz. İbrahim kelimesi 43 yerde ‘İbrahîm’ (ابرهيم) olarak yani uzatma ‘ye’ (ي) harfiyle yazılmışken (örnek 3:33), 15 yerde ‘ibrahim’ (ابرهم) olarak yani uzatma ‘ye’ (ي) harfi olmadan yazılmıştır (örnek 2:124). Rahîm kelimesinin tabiri caizse kardeşi olan, kadınlarda bulunan rahimlerin özelliği iyi incelendiğinde besmelede geçen Rahîm kelimesinin işaretleri daha iyi anlaşılır. Kadın rahmi merhametin en üst seviyede tecelli etmesidir. Bir bebeği öyle bir sarar ki onu her türlü zararlıya karşı korur. İçerdiği güçlü kaslarla bebeği bir zırh gibi sarar. Ayrıca bebeği plasenta dediğimiz (bebeğin eşi) yapı aracılıyla besler. Gözle görünmeyen bir embriyodan doğuma kadar bebeğin ihtiyacı olan oksijeni, tüm elektrolitleri, tüm aminoasitleri, tüm yağ asitlerini, tüm karbonhidratları, tüm vitaminleri kısacası tüm atomları anne kanından alır ve bebeğe transfer eder. Bebeğin üretmiş olduğu karbondioksit gazını ve diğer atıkları anne kanına geçirir. Rahim içinde oluşan amniyon sıvısı sayesinde bebek ağırlıksız bir ortamdaymış gibi serbest olarak sıvı içinde yüzer ve dengeli bir şekilde, muhteşem bir güzellikte yaratılır. Zamanı geldiğinde rahim bebeğin olgunlaştığını anlar ve doğumu başlatır. Ritmik kasılmalarla bebeği kibarca vajinaya doğru iter. En sonunda bebek doğar. Göbek kordonu bağlanır ve kesilir. Rahim bebeğin eşini kibarca bırakır. Bebeğin eşi rahimden ayrılır ve vajinadan çıkar. Büyümüş olan rahim kendini kasarak kanamayı durdurur. Doğumdan 14 gün sonra eski halinde gelir. Kadın rahmi Yüce Allah’ın Rahman sıfatının tecelli etmiş halidir; vücut bulmuş, ortaya çıkmış halidir. Ne muhteşemsin Yüce Allah’ım! SubhanAllah. Rahîm kelimesi Rahman sıfatının yani yüce merhamet sahibi olan Rabbimizin bu sıfatının tecelli etmesi, vücut bulmasıdır. Böylece anlarız ki besmele şu şekilde Türkçeye çevrilebilir 1:1 Allah’ın adıyla; yüce merhametli; yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. | 2 | 2 | 2Yüce merhameti tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. Bebeği için rahmetin tecelli etmiş hali olan anne rahmi gibi rahmetini tecelli ettiren/ortaya koyan/vücut bulduran. | Allah |
|
Kıble | 14 | 14 | 14Tarafın/hedefin belli edilmesi amaçlı yönelme. | null |
||
Orta/en iyi salât. | 25 | 24 | 24Müminlerin kendi belirledikleri bir toplantı gününde (gündüz vakitlerinde) düzenli olarak her hafta yaptıkları salât. | null |
||
Gafûr | 21 | 20 | 20Bağışlayan. | Allah |
||
Rahmân | Rahman kelimesi (رحم) ‘rhm’ kökünden türemiş tekil sıfat kelimesidir. Fiil olarak ‘rhm’ kök anlamı merhamet/rahmet sahibi olmak (to have mercy), şefkat sahibi olmak (have compassion) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 384 (of 1303) Rahman (رحمن) kelimesi en yüce merhamet sahibi, yüce merhametli demektir. | 1 | 1 | 1En yüce merhametli. | Allah |
|
Rab | Rab kelimesi kökü (ربب) ‘rbb’ olup efendi/patron olmak (to be master), kumanda etmek/komuta etmek (command) anlamındadır. Hans Wehr 4th ed., page 370 (of 1303) Alem kelimesi kökü (علم) olup dünya (world), evren (universe), kâinat/düzen (cosmos) anlamındadır. Ayette çoğul isim kelimesi olarak gelmiştir. Anlarız ki Yüce Allah’ın Rab sıfatı yaratılmış olan tüm alemleri komuta etmektedir. Yüce Allah bu alemlerdeki işlerin ve oluşların; her şeyin Rab sıfatıyla efendisidir, komutanıdır. | 4 | 4 | 4Efendi, komuta eden. | Allah |
|
Muttakin | 17 | 17 | 17Takva sahipleri/Yüce Allah'ın hoşnut olmayacağı her şeyden sakınanlar. | null |
||
Mümin | 28 | 27 | 27İtimat eden/emin olan. Yüce Allah'ın varlığına O'nun evren kitabını okuyarak delillerle tanık/şahit olan. Kur'an'ın ilâhi olduğuna kanıtlarla kanaat getirmek ve Kur'an'a itimat etmek/güvenmek. | null |
||
Şeytân | Güneş'ten ve yıldızlar arası uzay boşluğundan çıkan kozmik parçacıklar organik yaşamı bozduğu için şeytanlar olarak tanımlanmıştır. Bu şeytânlar yakın/alçak gökte/atmosferde terbiye edilmektedir. Dünya'nın manyetik alanı bu şeytanları kutuplara doğru yönlendirir. Burada azapla terbiye edilirler. Bu esnada da aydınlanmalı bir süs olan kutup ışıkları ortaya çıkar. | 30 | 29 | 29Saptıran, bozan, uzaklaştıran her şey için kullanılan bir kavramdır. En büyük şeytân İblîs'tir. Onun soyları olan, paralel evrenden kalp ve beyin hücrelerimize kuantum seviyesinde fısıldayarak insanları saptıran cinler de bir şeytândır. İnsanlardan bir kimse de şeytân olabilir. Haktan/gerçekten saptırmışsa; doğru olanı bozmuşsa, doğrudan uzaklaştırmışsa o şey Kur'an'a göre şeytândır. Kur'an'dan saptıran, Kur'an'ı anlamını bozan söylenti/hadis kitapları da birer şeytândır. Güneş'ten çıkan kozmik parçacıklar da DNA gibi organik molekülleri bozduğu için Rabbimiz tarafından şeytanlar olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle geçtiği ayete göre anlam verilmelidir. | null |
|
Latîf | 43 | 40 | 40Kibar, ince, yumuşak. | Allah |
||
Subhân | 7 | 7 | 7Tüm isimlerini/sıfatlarını tecelli ettiren. | Allah |
||
Beyt/ev | 33 | 32 | 32Topluma ait olan, dini öğretilerin takip edildiği ev, mekân. Kur'an'ın okunup öğrenildiği topluma ait mekân. | null |
||
Sâlihât | 18 | 18 | 18Düzeltici-iyileştirici-barışa yönelik işler. | null |
||
Azîz | 40 | 37 | 37Güç yetiren. | Allah |
||
İsim/ad. | 52 | 49 | 49İsim; Yüce Allah'ın sıfatı ve tecelli edişi. Çoğul olarak 'isimler'; Yüce Allah'ın tüm sıfatları ve tecelli edişleri. En güzel isimler/sıfatlar O'nadır. | null |
||
Zekât | 10 | 10 | 10Arınma; her türlü kazançtan toplumun hakkını verme. Kazancın arınması-vergi; kazanç/kâr elde edildiğinde toplumun hakkı olan payın beklemeden topluma geri verilmesi. Oranı kamu otoritesi ihtiyaca göre belirler. Kamunun vergi almadığı kalemlerde kazancın 1/5'i topluma geri döndürülür. | null |
||
Kulluk etmek | 49 | 46 | 46Köle olmak/dini hüküm koyucu olarak sadece Yüce Allah'ı bilmek. Sadece O'na tapınmak. O'nun astından ilahlar edinmemek. Yüce Allah'ın kelamı olan sadece Kur'an'ın hükümlerine tabi olmak. | null |
||
Veli | 29 | 28 | 28Koruyan, himaye eden yakın arkadaş. Çoğulu evliyadır. | Allah |
||
Anahtar harfler. Hurûf-u mukatta. | Hurûf, harf kelimesinin çoğuludur. Mukatta kelimesi de ayrılmış, münferit demektir. Hurûf-u mukataa ise; ayrılmış, münferit harfler demektir. 29 surenin başında bulunurlar ve surenin açılışını yaparlar. Anahtar harfler de denir. 14 harfin tekli, ikili, üçlü, dörtlü ve beşli kullanımından oluşurlar. Kur’an’ın en büyük mucizelerindendir. Kutsal kitaplar haricinde hiçbir kitapta bu şekilde bir anahtar sistemi mevcut değildir. Yıllarca ne anlama geldikleri ve Yüce Allah’ın neden bu harfleri sure başlarına koyduğuyla ilgili mantıklı bir yorum yapılmış değildi. Günümüzde bu anahtar harflerin görevi anlaşılmış gözükmektedir. Anahtar harflerin Yüce Allah’ın büyüklerden biridir diyerek bizlere işaret ettiği 19 mucizesinin tecelli eden ayetlerinden bir tanesi olduğu net bir şekilde görülmüştür. Günümüze kadar anahtar harflerin bazı sırları çözüldü. Ancak Yüce Allah’ın sistemi yani metodu tam olarak anlaşılamamıştı. Yüce Allah’ın izniyle 2023 yılında anahtar harfleri anlama noktasında yeni gelişmeler tecelli etmiştir. Her zaman söylüyorum; 2023 yılı tek tanrıcılığın ve 19 mucizesinin yükselmeye başladığı bir yıl olmuştur. Bu yükselme Yüce Allah’ın izniyle yıllar içerisinde artacak ve bir deniz feneri gibi tüm insanlara ulaşacaktır. Yüce Allah nurunu müşrikler ve kâfirler istemese de tamamlayacaktır. Bu makalede anahtar harfleri anlama ve mucizelerini görme noktasında nasıl bir metot uygulamamız gerektiği konusu incelenecektir. Bu makalenin gelecek nesiller için de bir taslak olmasını Yüce Allah’ımdan dilerim. Arap alfabesinde 28 harf mevcuttur. Yüce Allah bu harflerden 14 tanesini anahtar harf olarak kullanmıştır. Kur’an’da anahtar harf olarak kullanılan harfler; ا ل م ص ر ک ه ی ع ط س ح ق ن Elif Lam Mim Sad Ra Kef He Ye Ayn Ta Sin Ha Kaf Nun A L M Ŝ R K H Y Ẫ Ť S Ĥ Q N Anahtar harflerin terkipleri/kombinasyonları incelendiğinde Yüce Allah’ın kombinasyonun ilk harfi üzerinden gruplama yaptığı rahatlıkla görülebilir. 14 harf toplam 7 grup oluşturur. 1-Grup A (Elif) harfi başlangıçlı kombinasyon 2-Grup Ť (Ta) harfi başlangıçlı kombinasyon 3-Grup Ĥ (Ha) harfi başlangıçlı kombinasyon 4-Grup Y (Ye) harfi başlangıçlı kombinasyon 5-Grup K (Kef) harfi başlangıçlı kombinasyon 6-Grup Ẫ (Ayn) harfi başlangıçlı kombinasyon 7-Grup Tek harfli (Kombinasyon yok) 14 harfin oluşturduğu 7 grubun daha detaylı incelenmesi. Harf Arapçası Sureler A (Elif) harfi başlangıçlı kombinasyon A-L-M الم 2-3-29-30-31-32 A-L-R الر 10-11-12-14-15 A-L-M-R المر 13 A-L-M-Ŝ المص 7 Ť (Ta) harfi başlangıçlı kombinasyon Ť-S-M طسم 26-28 Ť-S طس 27 Ť-H طه 20 Ĥ (Ha) harfi başlangıçlı kombinasyon Ĥ-M حم 40-41-42-43-44-45-46 Y (Ye) harfi başlangıçlı kombinasyon Y-S يس 36 K (Kef) harfi başlangıçlı kombinasyon K-H-Y-Ẫ-Ŝ كهيعص 19 Ẫ (Ayn) harfi başlangıçlı kombinasyon Ẫ-S-Q عسق 42 Tek harfli (Kombinasyon yok) Q ق 50-42 Ŝ ص 38-7-19 N ن 68 Yüce Allah'ın muhteşem metodunun incelenmesi; Kombinasyon yoksa (Tek harf (+)); Harfin eşi olmadığı için diğer gruplardaki eşleri de sayıma dahil edilir. Q harfi; 50. surenin başında kombinasyonsuz olarak tek başına, eşsiz olarak bulunur. Bu nedenle eşlerini aramamız gerekir. 42. suredeki Ẫ harfi başlangıçlı kombinasyonundaki (Ẫ-S-Q) eşi sayıma dahil edilir. Bu nedenle; Okunuş Harf Arapçası Sureler Qaf Q ق 50-42 Ŝ harfi; 38. surenin başında kombinasyonsuz olarak tek başına, eşsiz olarak bulunur. Bu nedenle eşlerini aramamız gerekir. 7. suredeki A harfi başlangıçlı kombinasyonundaki (A-L-M-Ŝ) eşi ve 19. suredeki K harfi başlangıçlı kombinasyondaki (K-H-Y-Ẫ-Ŝ) eşi sayıma dahil edilir. Bu nedenle; Okunuş Harf Arapçası Sureler Sad Ŝ ص 38-7-19 N harfi; 68. surenin başında kombinasyonsuz olarak tek başına, eşsiz olarak bulunur. Mutlaka bu harfin de eşi olmalıdır. Diğer kombinasyonlarda yer almayan bu harfin eşi mutlak ki yine 68. sure başında olmalıdır. 68. sure çift N harfi içermelidir. Bu nedenle; Okunuş Harf Arapçası Sureler Nun N ن 68 Kombinasyon varsa (Birden fazla harf (+)) ; Bu grup ikiye ayrılır. Sadece tek surede geçenler. Birden çok surede geçenler. Sadece tek surede geçen kombinasyonlar; Kombinasyonun tüm harfleri ilgili tüm sure veya surelerde sayılır. K grubu; K-H-Y-Ẫ-Ŝ Bu nedenle; Okunuş Harf Arapçası Sureler Kef-He-Ye-Ayn-Sad K-H-Y-Ẫ-Ŝ كهيعص 19 Y grubu; Y-S Bu nedenle; Okunuş Harf Arapçası Sureler Ye-Sin Y-S يس 36 Ẫ grubu; Ẫ-S-Q Okunuş Harf Arapçası Sureler Ayn-Sin-Qaf Ẫ-S-Q عسق 42 Birden fazla surede geçen kombinasyonlar; Kombinasyondaki harfler başında bulunduğu surelerde sayılır. Kombinasyonları oluşturan harfler içinde bulunduğu grupta eşi olmayan, yani sadece bir surenin başında bulunan harf veya harflerin diğer gruplardaki eşleri sayıma dahil edilir. Ĥ grubu; Ĥ-M Okunuş Harf Arapçası Sureler Ha-Mim Ĥ-M حم 40-41-42-43-44-45-46 Eşi olmayan bir harf yoktur. Sadece bir surenin başında geçen bir harf yoktur. Ť grubu; Ť-S-M, Ť-S ve Ť-H Okunuş Harf Arapçası Sureler Ta-Sin-Mim Ť-S-M طسم 26-28 Ta-Sin Ť-S طس 27 Ta-He Ť-H طه 20 Bu grupta sadece H (He) harfinin bir eşi yoktur. M harfi bu grupta iki surenin başında (26. ve 28. surelerde) geçirilerek eş olması sağlanmıştır. Sadece H (He) harfinini eşi yoktur. H (He) harfi sadece 20. surenin başında geçmektedir. Tek harfli anahtar harflerinin sayımında da aynı metodu uyguladık. Mutlaka eş aranmalıdır. H (He) harfinin eşi K grubu K-H-Y-Ẫ-Ŝ (Sure=19) kombinasyonunda yer alır. Bu nedenle Ť grubunun analizinde bu surede geçen H (He) harfleri de sayıma dahil edilir. Harflerin başında bulundukları sureler. Sadece H (He) harfinin bir eşi yok. Okunuş Harf Arapçası Sureler Ta Ť ط 20-26-27-28 Sin S س 26-27-28 Mim M م 26-28 He H ه 20 A (Elif) grubu; A-L-M, A-L-R, A-L-M-R, A-L-M-Ŝ Okunuş Harf Arapçası Sureler Elif-Lam-Mim A-L-M الم 2-3-29-30-31-32 Elif-Lam-Ra A-L-R الر 10-11-12-14-15 Elif-Lam-Mim-Ra A-L-M-R المر 13 Elif-Lam-Mim-Sad A-L-M-Ŝ المص 7 A (Elif) grubunda yer alan kombinasyon harfleri ilgili tüm surelerde sayılır. Bu grupta sadece Ŝ Sad harfinin bir eşi yoktur. Ŝ Sad harfi sadece 7. surenin başında geçmektedir. Tek harfli anahtar harflerinin sayımında da aynı metodu uyguladık. Mutlaka eş aranmalıdır. Ŝ Sad harfi eşlerini diğer gruplardan edinecektir. Ŝ Sad harfinin eşleri K grubunun K-H-Y-Ẫ-Ŝ (Sure=19) kombinasyonunda ve tek harfli Ŝ (38. surede) da yer alır. Bu nedenle A grubunun analizinde 38. ve 19. suredeki Ŝ harfleri de sayıma dahil edilir. Harflerin başında bulundukları sureler. Sadece Sad Ŝ) harfinin bir eşi yok. Okunuş Harf Arapçası Sureler Elif A ا 2-3-29-30-31-32 10-11-12-14-15 13 7 Lam L ل 2-3-29-30-31-32 10-11-12-14-15 13 7 Mim M م 2-3-29-30-31-32 13 7 Ra R ر 10-11-12-14-15 13 Sad Ŝ ص 7 Sonuç; Görüldüğü üzere Yüce Allah anahtar harflerin sayım metodunu bizlere açık ve net olarak göstermiştir. Basit ve anlaşılır olan; aynı zamanda muhteşem bir mantık içeren bu metodoloji kullandığımızda mucizelerin tecelli ettiğini Yüce Allah’ın izniyle göreceğiz. En doğrusunu Allah bilir. | 47 | 44 | 44Kesik harfler olarak tanımlanır. On dört (14) harfin tekli, ikili, üçlü, dörtlü ve beşli kombinasyonlarından oluşurlar. Yirmi dokuz (29) surenin başında yer alarak surenin açılışını yaparlar. Yedi (7) grup oluştururlar. İlgili gruplarda ve alt gruplarda anahtar harflerin geçiş sayısı on dokuzun (19) tam katıdır. On dokuz (19) mucizesinin tecelli edişinin çok güzel örneklerini sunarlar. Kur'an'ın bir beşer sözü olamayacağına en büyük delillerdendirler. Hurûf-u Mukataa (Anahtar Harfler) Mucizesi. | null |
|
iman | 50 | 47 | 47Akılcı delillerle/kanıtlarla emin olma. | null |
||
Müslim | 48 | 45 | 45Müslümanlar. Yüce Allah'ın gerçek İslam dinine (sadece/saf Kur'an'a) tabi olmuş olan. İslam: İnsan bilincinin Yüce Allah ile arşta/hiperuzayda yapmış olduğu antlaşmaya/sözleşmeye/misaka/bağlaşmaya teslimiyeti/uyumu. Kur'an bu antlaşmayı insanlara hatırlatır. Kur'an alemler için bir zikirdir/hatırlatmadır. Sadece Kur'an gerçek İslam dinidir. | null |
||
infak | 6 | 6 | 6Affedilen, gönülden kopan, temiz ve güzel şeylerden ihtiyaç sahipleri için harcama. | null |
||
Hakîm | 9 | 9 | 9Bilge/bilgelikle hükmeden. | Allah |
||
Melek-1 (Cibrîl benzeri şerefli elçi) | 51 | 48 | 48Yüce Allah'ın indinde/katında/arşında bulunan şerefli elçi Cibril benzeri varlıklar. Kendi iradeleri/akılları vardır. Ancak yaratılış gereği insanlardaki gibi fücur (psikanalizdeki 'id') sahibi değillerdir. Asla kötülük düşüncesi oluşturamazlar. İradeleriyle oluşturdukları her fikir mutlak ki takva içerir. | null |
||
insanların salâtları (çoğul) | 24 | 23 | 23Müminlerin her gün belirli vakitlerde (sabah ve akşam) yaptığı iki salât ve her hafta toplantı gününde yaptıkları salât. Salâtlar olarak çoğul. | null |
||
insanın tesbihi | 32 | 31 | 31Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini aramak. | null |
||
Afuv | 19 | 19 | 19Affeden. | Allah |
||
Sadaka-1; kamu yönetiminin topladığı bir gelir vergisi türü. | 42 | 39 | 39Sadaka-1; kamu otoritesinin belirlediği bir oranda alınan özel bir vergi türü. Zekâttan ayrı olarak bu toplanan sadaka vergisi sadece 9:60 ayetinde işaret edilenler için harcanır. | null |
||
42 | 45 | 42 | null |
|||
Tevbe | 35 | 33 | 33Dönmek, vazgeçmek. | null |
||
Müminlerin günlük vakitli salâtı. | 5 | 5 | 5Müminlerin belirli vakitlerde (sabah ve akşam) akılla/fikirle Kur’an okuması, Kur’an dersi yaparak Kur’an’ın peşinden koşması. Akşam salâtı (Güneş’in batmasıyla başlar ve havanın tam kararmasıyla biter) ve sabah salâtı (havanın halen tam karanlık olduğu son anlarda başlar ve Güneş’in doğuşuyla biter). | null |
||
insanın Kur’an’a salla eylemi | Bir göçmen kuşun kendisine verilen jeomanyetik GPS sistemini kullanarak bir hedefe doğru (göç) zihnen ve bedenen uçması; bir at yarışında atın öndeki atı hemen arkasından/kıçından tüm gücüyle bir hedef için (birinci olmak) takip etmesi, koşması. | 13 | 13 | 13Yüce Allah’ın biricik dini olan İslam’a yani Kur’an’a yüz çevirmemek, ilgisiz kalmamak, kale almak, umursamak, kayıtsız kalmamak, mühimsemek, tepkisiz kalmayarak Kur’an’ı bir hedef belirleyip, kendisine bahşedilen akıl/fikir kılavuzluğunda takip etmek. | null |
|
Muslih | 31 | 30 | 30Sâlih işler yapan. Sâlihâtı (düzeltici-iyileştirici-barışa yönelik işler) yapan. | null |
||
Fâsık | 41 | 38 | 38Sapkın, doğru yoldan çıkan. | null |
||
insanın rükûsu | 11 | 11 | 11Beynin (bedenle veya bedensiz) eğilmesi, dize gelmesi, baş eğmesi. | null |
||
Şirk koşmak/ortak koşmak | 74 | 71 | 71Ortaklaştırmak, ortak etmek. Yüce Allah hükmü (Kur'an) ile birlikte O'nun astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kutsal kitapların astından dinde hüküm koyucular edinmek. Kur'an'ın dışında dinde kitaplar edinmek. | null | null |
|
Nasîr | 72 | 69 | 69Yardımcı, destekçi, arka çıkan, imdada koşan. | null | Allah |
|
Kahhâr | 90 | 87 | 87Zorla boyun eğdiren. | null | Allah |
|
insanın salâtı; genel tanım | 86 | 83 | 83Hedeflenen bir şeye yüz çevirmeme, ilgisiz kalmama, kale alma, umursama, kayıtsız kalmama, mühimseme, tepkisiz kalmayarak salât edilen şeyi bir hedef belirleyip onu takip etmek, üzerine titreme. | null | null |
|
Fecir | 58 | 55 | 55Şafak/tanyeri/seher. | null |
||
Mahmûd | 62 | 59 | 59Övgüye/methetmeye değer. | null |
||
Gayb | 65 | 62 | 62Bilinmeyen, görünmeyen, gizli, saklı. | null |
||
Cin, yabancı insanlar | 94 | 91 | 91Görünmeyen, gizli, örtülü. Anne rahminde yaratılan fetüs dışardan görülemediği için cenin olarak işaret edilir. Mecnun da aklı örtülmüş, gizlenmiş kimseler için kullanılır. Yeşilliklerle örtülü olması nedeniyle cennet kelimesi de aynı kökten türemiştir. Cin kelimesinin işaret ettiği şey/şeyler Rabbimizin ayette işaret ettiği şeye göre değişir. Bunlar; Bir yerleşim yerinde yaşayan insanların/halkın daha önce görmediği, o kimselere gizli kalmış, örtülü kalmış yabancı kimseler/insanlar için kullanılır. Kur'an dinlemek için Muhammed peygambere gelen yabancı insanlar ve Süleyman peygamberin ordusunda görev yapan yabancı insanlar. İblîs ve onun soyu olan varlıklar da cin olarak işaret edilir. Görünür, elle tutulur olan maddeden/atomlardan yaratılmadıkları için Rabbimiz onları da cin kelimesiyle işaret etmektedir. | null | null |
|
Akşam | 59 | 56 | 56Güneş'in batmasıyla başlar. Gecenin tam kararmasıyla biter. | null |
||
Secde; genel tanım. | 73 | 70 | 70Yaratılış özelliğiyle diz çöküp boyun eğmek. | null | null |
|
Salât-göçmen kuş | 78 | 75 | 75Bir göçmen kuşun kendisine verilen jeomanyetik GPS sistemini kullanarak bir hedefe doğru (göç) zihnen ve bedenen uçması. | null | null |
|
Mevlâ | 71 | 68 | 68Sahip | Allah |
||
Azîm | 97 | 94 | 94Büyük/azametli. | null | Allah |
|
Fahşâ | 84 | 81 | 81Vahşetten/fuhuştan/ahlaksızlıktan. | null | null |
|
Halife | 68 | 65 | 65Sonrası gelen, halef. | null |
||
Hüküm | 70 | 67 | 67Yargı, karar, değer. | null |
||
insanın salla eylemi; genel tanım | 55 | 52 | 52Hedeflenen şeye yüz çevirmemek, ilgisiz kalmamak, kale almak, umursamak, kayıtsız kalmamak, mühimsemek, tepkisiz kalmayarak üzerine titremek, hedefi akıl/fikir kılavuzluğunda takip etmek | null |
||
mürşid | 63 | 60 | 60Doğruluk/olgunluk sahibi. | null |
||
Sabır/sabr. | 54 | 51 | 51Metanetli direnme. Dengeyi bozmadan/kontrolü kaybetmeden direnme/karşı durma. | null |
||
Zikir/zikr | 81 | 78 | 78Hatırlatma, öğüt. Kur'an da bir zikirdir. Yüce Allah'ı ile bilinçlerimizin arşta yapmış olduğu antlaşmayı bizlere hatırlatır. | null | null |
|
Yıldız | 96 | 93 | 93Târık yıldızı. Pulsar/Nötron yıldızı. Süpernova patlamasıyla içine çökerek kendi secdesini yapan; canlı yaşam için gereken suyu ve atomları oluşturan yıldız. | null | null |
|
Tevekkül | 82 | 79 | 79Vekil olarak yetkilendirmek, atamak, vazifelendirmek. | null | null |
|
Tesbih | 60 | 57 | 57Yaratılış amacına uygun olarak bir rotada/yörüngede yüzüp ilerlemek. | null |
||
Hadis | 92 | 89 | 89Söz. Kur'an da bir sözdür. Hak ve gerçek sözdür. Tamamı zan olan hadislerse söylentidir. Hak/gerçek sözler değillerdir. | null | null |
|
Meta | 57 | 54 | 54Sermaye. Yararlanma. | null |
||
Kaviyy | 75 | 72 | 72Kuvvetli. | null | null |
|
Musebbih | 88 | 85 | 85Tesbih eden. Yüce Allah’ın tüm sıfatlarının tecelli edişine Yüce Allah’ın bahşettiği akıl/fikir aracılığıyla tanık/şahit olarak Rabbini arayan. | null | null |
|
ilâh | 77 | 74 | 74Tanrı. Tektir; dengi/eşiti ve benzeri yoktur. Ne doğmuştur ne de doğurulmuştur. Gücünü, varlığını bizzat kendisinden alır ve sonsuz bir şekilde devam ettirir. Ebedi ve ezeli olandır; hiçbir yıkıma uğramadan, değişmeden, zayıflamadan, eksilmeden, sonsuz şekilde gücünü kuvvetini koruyandır. Kendisinden başka her şeyin O’na muhtaç olduğudur, hiçbir şeye bağlı olmadan hükmedendir. En yüce sıfatların sahibi olup dilediğinde tecelli ettirendir. | null | null |
|
iblis | 87 | 84 | 84Yüce Allah'ın arşında bulunan kendisine irade verilmiş olan bir varlık. | null | null |
|
Sadaka Harç | 98 | 95 | 95Kur'an'da 3 tür sadaka işaret edilmiştir. Bu ayetteki sadaka kamu hizmetinden, kamu görevlisinden faydalananların kamuya verdikleri harçtır. | null | null |
|
Haşyet/huşu | 56 | 53 | 53Huşu. Derin saygıdan yüreğin ürpermesi. Bir şeyin heybet ve cazibesine karşı alçalma. Alçak gönüllülük. | null |
||
Ceza | 66 | 63 | 63Karşılık, hak edilen. | null |
||
Sur | 67 | 64 | 64Borazan. Evrenimiz borazan şeklinde bir yapının yüzeyindedir. Borazan içine karanlık enerji üflenir. Bu üfleme evreni hızlanarak genişletir. | null |
||
Arş | 69 | 66 | 66Taht/kürsü. Yüce Allah'ın belirli sıfatlarının tecelli etmesiyle oluşmuş olan, çoklu boyutlara sahip bir kürsü, bir platform. Bu kürsü içinde evrenler yaratılmaktadır. Şu an içinde bulunduğumuz evrenimiz de bu kürsünün içindedir. Yargılamanın yapılacağı ahiret evreni, cennet evrenleri ve cehennem evreni yine bu kürsü içinde yaratılacaktır. | null |
||
Dua | 83 | 80 | 80Çağırma. | null | null |
|
Vâhid | 89 | 86 | 86Tek | null | Allah |
|
Ağaç | 95 | 92 | 92Ağaç dalları gibi dallanmış budaklanmış. Kozmik ağ. Karalık maddenin galaksileri/maddeleri belirli bir şekilde dizmesiyle oluşan yapı. | null | null |
|
Sağ elin sahip olduğu | 80 | 77 | 77Sözle/antlaşmayla bir başkasının kısmî kontrolüne giren kadın ve erkek. Örnek; bir savaş nedeniyle mülteci konumuna düşmüş evsiz kadın ve erkeklerin bir kamu yönetimi aracılığıyla belirli kişilerin kısmî kontrolüne bir sözleşmeyle/antlaşmayla verilmesi. Örnek; evde ya da iş yerinde çalışmak için iş ahdi yapmış olan çalışanlar. | null | null |
|
Melik | 99 | 96 | 96Hükümdar/hünkâr. | null | Allah |
|
Mûmin. | 102 | 99 | 99İtimat-eminlik bahşeden. | null | Allah |
|
Muheymin. | 103 | 100 | 100Koruyucu/kollayıcı. | null | Allah |
|
Reşad | 64 | 61 | 61Doğruluk/olgunluk. | null |
||
Resule itaat | 79 | 76 | 76Resule/elçiye itaat etmek sadece Kur'an'a itaat etmektir. Kur'an=Resul; Resul=Kur'an. Resule itaat etmek tamamı zan olan hadislere itaat etmek asla değildir. | null | null |
|
Ma'rûf | 76 | 73 | 73Evrensel kabuller/normlar. | null | null |
|
Elbâb | 91 | 88 | 88Akıl ve mantık. Analitik/rasyonel düşünme. | null | null |
|
Münker | 85 | 82 | 82İğrençleştirilmiş, çirkinleştirilmiş. Pasif gelen bir kelimedir. Evrenin kabullerini yani işleyişini bozan uygulamalar mutlak ki çirkinlikle ve iğrençlikle sona erer. | null | null |
|
Kuddûs | 100 | 97 | 97Mukaddes/kutsal. | null | Allah |
|
Müteşâbih | 93 | 90 | 90Birbirine benzer. | null | null |
|
Halîm | 61 | 58 | 58Yumuşak huylu. | Allah |
||
Selâm | 101 | 98 | 98Esenlik-güven bahşeden. | null | Allah |
End of preview.
README.md exists but content is empty.
- Downloads last month
- 92